F TİPİ İBADETHANE Mİ? İNSAF!
13 EYLÜL 2013
Cami-Cemevi ortak avluda projesi
büyük bir kesim tarafından takdirle karşılandı. Lakin takdir edenler
kadar, bu güzel projeyi acımasızca eleştirenler, önüne engeller koymak
isteyenler, projeye ‘’asimilasyon çalışması, f tipi ibadethane’’
yakıştırması yapanlar, ‘Hocaefendinin samimiyetine inanmıyoruz’,
zamanında ‘’Dersim alevileri için dinleri yoktur’’ dediğini hatırlıyoruz
diyenler de hiçte az değildiler.
Kardeşlik projesine karşı bu denli acımasız saldıranlara elbette bir cevabım(ız) var.
Cami – Cemevi projesi asla bir asimilasyon çalışması değildir.
Zira Alevi kardeşlerimizin kültür
devamlılığını sağlayacak her alan ve kültürel enstrüman proje kapsamında
planlanmıştır. Projenin amaçlarından birisi –Prof. Dr. İzzettin
Doğan’ın da belirttiği gibi- Alevi gençlerin kültürünü iyi tanıması ve
onlara sağlam manevi bir alt yapı sunulmasıdır.
Şu anda Aleviler üzerinde bir
asimilasyon çalışması düzenlenmektedir evet başarısız olacak bu
çalışmanın öncüleri ise masonlardır! Bu çalışmanın nasıl yürütüldüğüne
gelince;
Alevilik üzerine araştırma yapan
(yaptıklarını zanneden) birçok akademisyen -ki bunun bir örneği de
Erdoğan Çınar’dır- Aleviler’in aslında Müslüman olmadıklarını Allah ve
peygamber inancına sahip olmadıklarını söylemekteler. Üzerine de bu
olayın büyük bir sır olduğunu dedeler tarafından dahi bilinmediğini,
sırra sadece Pir ve Mürşitlerin vakıf olduğunu belirtmektedirler. Yine
Erdoğan Çınar, Alevi kardeşlerimizin gerçek inançlarının –tüm inançların
çıkış noktası olan- Mu kıtası inancı olduğunu da iddia etmektedir.
Yalanlarını, tarihi saçmalıklarla destekleyen yazara tarih bilgisi zayıf
insanların inanmaması içten bile değildir. Unutulmaması gerekir ki; biz
bir Asya milletiyiz! (Mu kıtası inancı masonların ortak insanlık mabedi
oluşturma hayallerine giden yolda uydurdukları bir yalandır.)
Hocaefendi Dersim Alevileri derken kripto Hristiyanlardan bahsediyordu.
Dersim Harekatını ateşleyen, bir Alevi
isyanı olan ‘’Koçgiri’’ değildir. 1916’da Dersim aşiretlerinin insanlık
örneği gösterip Ermenilere kucak açmaları ve kaybolan nüfüs kayıtları
sayesinde kriptolanan Ermenilerdir. Zaman içerisinde kimi Ermeni, asıl
kimliğini unutmuştur. Bunu yanında 100 sene öncesini daha dün gibi
hatırlayan kripto Ermeni’ler de mevucttur. Tunceli’li bir takım Alevilerin(!) kardeşlikten, diyalogdan kaçmaları ve Cami-Cemevi projesini insafsızca taşlamaları da belki de bu nedenlerden olabilir.
F tipi ibadethane (?)
İbadethane’nin f tipi, a tipi olarak
adlandırılması da gerçekten de büyük bir talihsizliktir. Zaten
ibadethaneye yolu düşmeyenler, kendilerini bu ibadethaneye davet
ettiğimizde ‘’yeryüzü ibadethanedir, oraya gidersem düşkünlerden
sayılırım’’ gibi sayısızca bahaneler mi uydurmaktadır?
Cami ve Cemevi… Bu ikisini aynı
avluda buluşturmak, birbirimizi daha iyi tanımak ve kardeşlik adına
atılmış büyük adımlardan birisidir. Biz de sadece buna inanır ve her
daim de bunu söyleriz!..
EMRE HASKILIÇ (GAZİ MEKTUBU)
emrullahkilic1@gmail.com
No comments:
Post a Comment